30 Temmuz 1970'te Londra'da doğan Christopher Nolan, sinemaya çok ama çok genç yaşta gönül verenlerden. İlk filmi Tarantella'yı daha 7 yaşındayken babasının 8mm kamerasıyla çekti ve bu gerçeküstü film PBS'de gösterildi.
University Collage London'da İngiliz Dili ve Edebiyatı okurken, boş zamanlarını okulun film atölyesinde değerlendiren Nolan, okulunun imkanları doğrultusunda bir çok kısa filme imza attı. Bu kısa filmlerde genelde gerçeküstücülük ve eşzamanlılık konularını ele aldı.
Graham Swift'in Waterland adındaki romanın çok etkilenen ve bunu uzun metraj bir film haline getirmeye çalıştığı sırada Nolan'ın evine hırsız girdi. Hırsızların kendi hayatı üzerine neler düşünmüş olabileceğini hakkında kafa yoran Nolan, Waterland projesinden vazgeçerek 1998 yılında; işsiz bir yazarın insanların evine girip yaşamlarının ayrıntılarını öğrenmeye çalışmasını konu alan Following adlı ilk uzun metraj filmini çekti.
İlk uzun metraj filmi eleştirmenler tarafından çok beğenilince 2001 senesinde ters kurgulu öyküsüyle Memento'yu çekti. Filmde kısa süreli hafızası olmayan birinin hayatını anlatan ve ortaya mükemmel bir gerilim çıkaran Nolan, eleştirmenlerden tam not aldı. Memento, vizyona girdiği ilk hafta yönetmenler tarafından da çok önemli olan IMDB Top 250 listesine 35. sıradan giriş yaptı ve 31. sıraya kadar yükseldi.
2002 yılına geldiğinde bir Norveç filmi olan Insomnia' yı yeniden çekti ve başroller için Al Pacino ve Robin Williams'la anlaştı. Rivayete göre bu iki süper aktör bu kadar genç bir yönetmene yardımcı olmak için filmden ücret talep etmemişler. Ne kadar doğrudur bilinmez.
2005 yılında Batman Begins'i çekti. Çocukluğunda da en sevdiği çizgi roman kahramanı olan Batman'i, 50 yıllık geçmişini ele alarak çektiği film yine eleştirmenler tarafından çok beğenildi ve IMDB Top 250 listesinde 113. sırada yerini aldı.
2006 yılında iki illüzyonistin çekişmesini anlatan The Prestige'i çekti. Film mükemmel kurgusu, senaryosu ve tabi ki Nikola Tesla'sıyla çok dikkat çekti. Oyuncu olarak yine Batman'de de birlikte çalıştığı Christian Bale ve Hugh Jackman'la çalıştı. Film şu an IMDB Top 250 listesinde 71. sırada.
Ve 2008 senesi. Bugüne kadar gelmiş geçmiş en iyi filmlerden biri olarak gösterilen The Dark Knight'ı çekti. Vizyona girdiği ilk hafta müthiş bir gişe başarısı elde eden The Dark Knight, IMDB Top 250 listesine 10. sıradan giriş yaptı ve hala yerini koruyor. Filmin başarısında Heath Ledger'ın Joker rolü çok büyük etken. Öyle ki çoğu insan tabi ki Ledger'ın genç ölümünün de verdiği üzüntüyle sırf Joker'i görmeye gitti ve bugüne kadar izledikleri en iyi Joker'le karşılaştılar. Christopher Nolan'ı oyuncu seçimleri için bir kez daha kutlamak gerek.
2010 yılında ise şimdilik gördüğümüz son filmi olan Inception'ı çekti. Film ilk haftasında Top 250'ye 5. sıradan girmeyi başarsa da daha sonra 9. sıraya kadar düşmüştür. 2011 Oscar Ödülleri'nde beklenen başarıyı yakalayamayan Inception, teknik dallarda aldığı 4 ödülle yetinmek zorunda kaldı. Film gerçekten olağanüstüydü fakat Leonardo Di Caprio yerine başkası oynasaymış aday gösterildiği tüm ödülleri kapardı diye düşünüyorum.
Christopher Nolan geçtiğimiz altı ay içinde The Dark Knight Rises'ın çekimlerine başladı. Film 2012'de vizyona girecek.
canımcım yeni blogun hayırlı uğurlu olsun:) merakla ve ilgiyle takip edicem:))
YanıtlaSildenizcim çok sağol:)
YanıtlaSilbakalım bişiler yapmaya çalışıcam artık ama şöyle birşey varki ben konu bulma özürlüyüm :):)
vizyonu takip etmekle başla işe bence.gerisi zaten gelir:))
YanıtlaSilah be canım vizyonda güzel bişey olsa keşke...yani o kadar kötü filmler geliyoki son günlerde sinemaya gitme hevesim kaçtı..
YanıtlaSil