30 Kasım 2011 Çarşamba

Game of Thrones 2. Sezondan Haberler

İkinci sezonun başlamasına beş buçuk ay kala sonunda bir promo yayınlandı. Seyircinin ağzına bir parmak bal çalınd ve kaçıldı. Ah David Benioff, sen bize neler yaptın? Sezon araları yaklaşık bir yıl. Bekliyoruz ama sabır taşı falan kalmadı çatır çatır çatladı. Dayanamadım kitabı okudum, yetmedi ve artık görmek istiyorum.

Geçelim haberlere. Öncelikle eklenen yeni karakterlerle başlayalım;

Liam Cunningham - Sör Davos Seaworth,
Oliver Ford Davies - Üstat Cressen
Stephen Dillane - Stannis Baratheon
Natalie Dorman -  Margaery Tyrell ( Renly Baratheon' un müstakbel kraliçesi olarak göreceğiz.)
Nonso Anozie - Xaro Xhoan Daxos
Carice van Houten - Melisandre

İkinci sezonda karşımıza çıkacak yeni karakterlerden bazıları bunlar. Özellikle Stannis ve Melisandre' ye dikkat edin derim. Çünkü sezonun en önemli karakterlerinden ikisi olacakmış gibi görünüyor.

Çekimler son sürat devam ediyormuş. İkinci sezonun ilk bölümü 15 Nisan 2012' de yayına girecek. Biz her zamanki gibi ertesi gün izleyeceğiz maalesef. Çekimler, ilk sezonda olduğu gibi Kuzey İrlanda, İskoçya ve Malta' da yapılıyor fakat bu sezonda Malta çıkarılmış onun yerine Hırvatistan eklenmiş. Sur' un kuzeyindeki sahneler içinse İzlanda' da yeni bir set kurulmuş.

Dizinin yapımcıları, ilk sezonda ölmeyen karakterlerin, ikinci sezonda çok daha önemli yerlere geleceğini önceden açıkladılar. Bunlardan biri de Daenerys Targaryen yani nam-ı diğer Ejderhaların Anası. Ayrıca Tyrion ve Cersei Lannister kardeşler kitaplardan da anlaşılacağı üzere bu sezonun kilit karakterleri gibi duruyor.

HBO geçtiğimiz günlerde dizinin bir promosunu yayınladı. Karakterleri ve mekanları tekrar görmek bilgisayar ekranına yapışmama sebep oldu diyebilirim. Şimdilik promoyla noktalıyorum. Artık fotoğraflar ve daha çok promo çıktığında paylaşırım :)

27 Kasım 2011 Pazar

Snow White and the Huntsman Trailer

Daha önce de bahsetmiştim. Güzeller güzeli (!) Kristen Stewart' ın Snow White olduğu, yeni nesil ve biraz ürkünç Snow White and the Huntsman'ın geçtiğimiz günlerde ilk trailerı yayınlandı. Trailer çok şahane ama öyle bir hata var ki... Önce izleyelim...


Şimdi efendim Charlize Theron gibi, bana kalırsa dünyanın en güzel kadınlarından biri ayna karşısına geçmiş soruyor: Ayna ayna söyle bana. Var mı benden güzeli bu dünyada? 

İşte olay burda kopuyor. Charlize Theron bir aynanın karşısına geçip böyle derse ve ayna da ona Kristen Stewart düdüğünü gösterirse o film baştan hatalıdır. Öyle ayna olmaz olsun dedirtir insana :)

Ama tekrar belirteyim ben trailerını baya beğendim. Masal havasından çıkmış, başka bir şey olmuş sanki. Bekleyelim bakalım film nasıl olacak?

21 Kasım 2011 Pazartesi

Güzel yorumlarını esirgemeyen arkadaşlara ithafen :)

Yazdığım yazılar, İngilizce olsun Türkçe olsun farketmez, tüm yazım kurallarına uyularak yazılıyor. Arada hatalarım olabilir vs. insanlık halidir bilemiyorum. Ayrıca ben W(İ)NTER (İ)S COM(İ)NG gibi bir yazı göremiyorum. Nerede olduğunu gösterirseniz çok sevinirim. Zaten serinin bir hayranı olarak böyle bir hata yapmam imkansız. Ha birde sizin yorumlarınızdan da belli olduğu kadarıyla kendi dilinizden, Türkçe' den bir habersiniz. İngilizce' ye o kadar dikkat edeceğinize, önce konuştuğunuz dili öğrenin.

Kaç yaşımda olduğum sorulmuş. 23 yaşımdayım. En azından Twilight denen rezilliğin yüzüne bakmayacak yaştayım. Eğer bana bu yorumları yapan arkadaş veya arkadaşlar benim yaşımın üstündeyse ve bu rezalet bile demeye dilimin varmadığı filmi savunuyorlarsa vay onların haline... Çok yazık cidden...

Bu yorumların Twilight fanatikleri tarafından yapıldığının farkındayım. Ben bu blogun adını Burada Sadece Sinema Konuşulur diye koyarken gerçek sinemadan bahsediyordum. Sizlerin sinemadan ne kadar anladığı da belli oluyor. Evet Twilight serisini sevmiyorum. Yüz mimikleri olmayan, oyunculuktan bir şey anlamayan ve sırf yakışıklılık ve güzellikleri için o filmde oynatılan oyuncuları sevmiyorum. Konusundan nefret ediyorum ve bu saydıklarımın hepsi beni ilgilendirir.

Vampirlik meselesine gelince. Daha çok şey yazardım ama uzun uzun postlar yapmaktan hoşlanmıyorum. Gerekirse bana mail atın ordan tartışalım. Ama ADSIZ olarak gönderdiğiniz çirkin yorumlarınızı sırf kendimi oyalamak ve yazılarımın kayıtlı tutulmasını sağlamak amacıyla yazdığım blogumda yayınlamayacağım. 

Şimdilik bu kadar. Hadi bakalım. Ya düzgün, seviye çerçevesinde yorumlar yapın ya da bunu yapamıyorsanız en azından mail atma medeniyeti gösterin.

20 Kasım 2011 Pazar

Brave

Pixar ve Disney ortaklığı bu sefer bizleri taa İskoçya' ya götürüyor. Bu film Pixar için birtakım ilkleri de bünyesinde barındırıyor. İlk kez bir kadın başrol var, ilk kez bir peri masalı anlatılacak ve ilk kez yönetmen koltuğu bir kadınla paylaşılıyor.

Kral Fergus ve Kraliçe Elinor'un kızı olan Merida' nın maceralarının anlatılacağı filmin konusu ise kısaca şöyle: Merida, sorumlu bulunduğu krallığın geleneklerine karşı gelir ve bu karşı çıkış krallığı bir felakete doğru sürükler. İyi bir okçu olan Merida, üzdüğü kişilerin kalbini kazanmak ve ülkesine tekrar barış getirmek zorundadır. 

Cars 2 felaketinden sonra Pixar'ın gümbür gümbür geldiğini duyar gibi oldum. Neyse Cars 2 nazar boncuğu olarak kalsın bu muhteşem animasyon grubuna. Sonuçta Wall-E, Finding Nemo, Ratatouille gibi filmler çıkaran bir şirketten beklentilerim çok fazla. Bakalım Brave bu beklentileri karşılayabilecek mi?

Film Amerika'da 22 Haziran 2012, Türkiye'de ise 7 Eylül 2012'de vizyonda!


Twilight Saçmalığı

Kaçıncı film oldu bilmiyorum ama cumadan beri bir Twilight filmi daha gösterimde. Bu filme bayılan genç kızlarımız bu postum sizlere gelsin. Tabi bilgilendirmek amacıyla.

Şimdi, Vampirlik denen olgu ta Orta Çağ'dan günümüze kadar gelmiş fantastik bir olgudur. Eskiden varlığına inanılan bu canavarlar hakkında binlerce kitap yazılmış ve şekilleri, nasıl varlıklar oldukları vs hepsi şekillenmiştir. Ben şahsen bu tip fantastik olguların olduğu ve eskilerin yazdığı gibi kalmasından yanayım. Stepheine Meyer denen rezil yazarın anlattığı şekle tamamen karşıyım. Peki neden?

1- Vampirler gün ışığına çıkamazlar. Bu, bizim vampir anlayışımıza tamamen ters bir durum. Gün ışığına çıkan vampir yok muydu tabi ki vardı. Ama bu Dracula' ydı. Bırakın bir zahmet o da çıksın. 

2- Vampirler asla hayvanlarla beslenmemeli. Onların karizmasını oluşturan şey insanlarla beslenmesidir.

3- Vampirler acıktıklarında göz renkleri, oraları buraları değişmez. Sadece acıkırlar o kadar.

4- Vampirler insan olmadığı için bir kadını hamile bırakamazlar. Filmin fragmanından anladığım kadarıyla esas kız hamile. 

5- Vampirler karizmatik ve etkileyici yaratıklardır. Bu filmdeki vampirlerin bununla uzaktan yakından alakası yok. Özellikle esas vampirimiz boş ve lensli bakışlarıyla dikkatimi çekti.

6- Vampirler ya tabutlarında ya da yer altında uyurlar. Öyle lüks pofuduk yataklarla işleri yoktur. 
Benim sayabildiklerim, gördüklerim bu kadar. Eminim çok hayranı var serinin ama bir şeye hayran olmadan önce araştırmakta çok fayda var. Özellikle de ortada fantastik bir şeyler dönüyorsa. Şimdi diyeceksiniz adı üstünde fantastik, olabilir bunlar. Hayır olamaz. Biri film yapsa orc ırkını güzelleştirse kabul eder miydik? Ya da çirkin bir elf ırkı görsek? Hepsi aynı kapıya çıkıyor. Araştıralım öğrenelim :)

18 Kasım 2011 Cuma

7. İstanbul Animasyon Festivali Başlıyor

Bu yıl 7. kez düzenlenecek olan İstanbul Animasyon Festivali 22 Kasım'da start alıyor. Her sene olduğu gibi bu sene de son iki yılın en iyi animasyonlarını göreceğimiz festival 27 Kasım tarihine kadar Pera Müzesi'nde izlenebilecek.

Festivalin ağır toplarından biri ünlü yönetmen Kamil Polak’ın son filmi aynı zamanda Annecy Animasyon Festivali’ nde en iyi animasyon ödülünü alan The Lost Town of Switez. Bafta ve Cannes Film Festivallerinde boy göstermiş stop motion ikilisi Quay Kardeşler’in son filmi Maska da festivalin önemli filmleri arasında. Arjantinli ünlü yönetmen Juan Pablo Zaramella ise iki filmiyle festivalde yerini aldı. Dünya prömiyerini Berlinale’de yapan Heavy Heads ve yine festivallerin gözdesi Paths of Hate yarışma dahilinde gösterilecek 215 filmden sadece bir kaçı.

Yarışmaya Türkiye'den de 28 kısa film katılıyor. Bu aynı zamanda Türkiye'deki yetenekleri keşfetmemiz için çok büyük bir fırsat olacak. 

Festival dahilinde gösterilecek olan uzun metraj filmler 10 tl, kısalar ise 5 tl olarak fiyatlandırıldı. Ayrıca bir takım atölye çalışmaları da yapılacak. Onlar ise ücretsiz olacak.

15 Kasım 2011 Salı

İnceleme | Takva

Yıllar sonra tekrar aklıma gelen, hayatımdaki birtakım düşünceleri değiştirmeme vesile olmuş ve bugüne kadar izlediğim en iyi Türk filmleri arasındadır Takva.

Takva herkesin izlemesi gereken bir filmdir çünkü; bir tarikat gerçeğini ve insanların bu yolda nasıl delirdiğini anlatır. Ayrıca Cumhuriyet'in ilanından sonra sözde dağılan bu tarikatların nasıl gizli işler peşinde olduklarını, dünyevi şeylerden ellerini çekmiş gibi olmalarına rağmen, tam da bizim dediğimiz dünyevi işleri yapan, insandan bozma ne olduğu belirsiz bir tipin kendini tanrısallaştırmasını gösterir.En önemlisi de filmdeki zavallı Muharrem'in nasıl beyninin yıkandığını ve onlar gibi nicesinin olduğunu aklımıza getirir...

Filmin temel aldığı konu tabii ki din. Bir tarikatın nasıl işlediği, içinde neler döndüğü hakkındaki sorulara net yanıtlar vermiştir. Ayrıca bu konuda da yönetmenin cesaretini takdir etmek, hakkını vermek lazım. Yaşadığımız bu dönemde böyle bir film çekmek gerçekten cesaret işi. Ama film teknik açılardan, örnek vermek gerekirse senaryo açısından çok kuvvetli sayılmazdı. Yer yer kopukluklar meydana gelmişti fakat konu itibariyle mükemmel olduğu için bu kusurları gayet güzel kapatılmış.

Oyunculuklara gelirsek. Erkan Can ne kadar mükemmelse Güven Kıraç o kadar kötüydü sanki. Çünkü bu adamın yüzünde bir sevimlilik var ve bu tarz filmlere asla uymuyor. Ses tonu bile baya eğreti duruyordu. Onun dışında Şeyh rolüyle gördüğümüz Meray Ülgen, tam bir Şeyh olmuş. Daha fazlası veya eksiğini düşünemezdim.

Film eleştirisi yapmak benim haddime değil tabii. Beğenen vardır ama benim gibi düşünmeyen, farklı okumalar yapanlar vardır. Beğenmeyen de elbette vardır. O yüzden burada amaç hep beraber bir şeyleri tartışmak. 

Son olarak Takva'yı izlemeyen varsa acele izlesin, izleyenler de üzerinde bir daha düşünebilir belki. Şurası olmamış deyip geçmemek için...

 

14 Kasım 2011 Pazartesi

Misfits Başladı!!!

Evet bugüne kadar izlediğim en iyi komedi-aksiyon dizisi Misfits başladı. An itibariyle 3. sezon 3. bölümü bitirdim ve diyorum ki: Olmuş :D

Ne olmuş? 2. sezon bittiğinde başlamıştı zaten Robert Sheehan'ın diziden ayrılacağı dedikoduları. Nitekim bu dedikodular gerçek oldu ve dizi sektörünün görüp görebileceği en komik karakter olan Nathan Young'sız bir Misfits başladı. Başlarda ben baya önyargılı yaklaştım olmaz ya Nathan'sız düşünemiyorum bu diziyi falan dedim. Ama şu an bütün tükürdüklerimi yalıyorum ve Nathan yerine gelen Rudy'yi oynayan Joseph Gilgun'u gönülden tebrik ediyorum. O ne komikliktir arkadaşım? 1. bölümde beğenmesemde 2. ve 3. bölümlerde baya kahkahalar atarak izledim bu karakteri.

Gelelim Iwan Rheon'a. Bu bölüm resmen şov yaptı bu arkadaş. Simon gibi bir karakteri oynamak zaten zor olsa gerek, birde bu bölümdeki aksiyonu bol sahnelerde oyunculuğu muhteşemdi. 

Birde dikkatimi çeken bir şey var. En sevdiğim karakter zaten açık ara Kelly. Peki Kellyciğim sorum şu: Neden düşünce okumak gibi bir gücün varken, roket bilimcisi olmayı seçtin? Yani çok komik bir ayrıntı ama baya da merak ettim.

Neyse ilerleyen bölümlerde belki sorunun cevabını alırız. Şimdilik yeni karakter Rudy'nin bir görseliyle 
postumu noktalayım...

11 Kasım 2011 Cuma

İstemi Betil'i Kaybettik

Belkide kendisini en çok Kurtlar Vadisi dizisindeki 'Laz Ziya' rolüyle tanıdık. Ama kendisi alında bir seslendirme sanatçısı ve bugüne kadar bir çok karaktere ses vermiş usta bir tiyatrocuydu. En büyük bombası da sanırım 'Gandalf'tır. Zaten ömrü hayatımda 2 kere Kurtlar Vadisi izledim, sadece 'Laz Ziya' ve sesi kaldı aklımda. Mekanı cennet olsun ustanın...

Evimde televizyon bozuk. Babamda bende yaptırmak için en ufak bir girişimde bulunmadık. Bulunmadık çünkü televizyon gerçek anlamda beyinsiz ve gerizekalılarla dolu bir dünya. Niye yaptıralım ki? Bu gerizekalılar deli gibi para kazanırken, İstemi Betil gibi bir tiyatrocunun 'maddi sıkıntılarından dolayı' Yalova'ya, memleketine dönmesi ne demek? 

İşte bizim ülkemizde ne tiyatrocunun değeri bilinir, ne sinemacının, ne de başka bir sanatçının. Bu böyle gittiği sürece de bizim cennet ülkemiz geri kalmaya ve cehalete mahkumdur.

5 Kasım 2011 Cumartesi

Yüzükler Türkiye'den

Şu haberi okuduğum andan itibaren yemeyi içmeyi kesiyorum ve para biriktirmeye başlıyorum. Çünküüü;

Goldaş adlı isimli mücevherat markası, Lord of the Rings takıları için, filmin haklarını elinde bulunduran Warner Bros.'la 3 yıllık bir anlaşma imzalamış. 

Marka, önümüzdeki aylarda bu objelerin altın ve gümüş hallerini üretmeye başlayacak ve satışa sunacakmış.

Umarım öyle ulaşılamaz fiyatlar biçmezler. Çünkü her hayran en azından bir parça edinmek ister bu seriden. Lütfen Goldaş duy sesimi duy!!! Çok pahalı olmasınlar noluurr!!




2 Kasım 2011 Çarşamba

The Movie on Grace Kelly

Grace Kelly'nin hayatını konu eden bir film yapılacağını daha önce de duymuştum. Ama Vogue Italy dergisi oyuncu adaylarını açıklayınca en iyisi yapmasınlar dedim. Fotğraflarla açıklayalım. Ama ilk önce kibarlık ve zarafet abidesi Grace Kelly'nin fotoğrafını koymadan olmaz.



1- Christina Hendricks (bkz. meme)


Şimdi bu kadının yukarıdaki kadınla uzaktan yakından alakası var mıdır sorarım size? Zarafet denen şeyden eser olmadığı gibi yüz güzelliği açısından da yanına yaklaşamaz Grace Kelly'nin. Bildiğiniz çirkindir efendim bu kadın. 

2- Blake Lively


Evet Blake Lively gerçekten çok güzel bir kadın. Gerek vücudu olsun, gerekse yüzü olsun öyle baktığımızda pek kusur göremeyiz. Ama Grace Kelly'de bir şey var. Ne olduğunu bilmiyorum ama Blake Lively'de bu yok. Galiba fazla Amerikalı görünüyor, ondan...

3- Elizabeth Moss


Üstünde durmak dahi gereksiz.

4- Naomi Watts


Olabilitesi yüksek...

Neyse bunların tek tek fotoğraflarını yüklemeye falan üşenirim ben şimdi. Ama bende bir aday belirtmek isterim sevgili Hollywood: Diane Kruger. Gidin bakın vallahi çok güzel olur...